Thursday, October 20, 2011

iki ölü bir fil

rüyalarımın delirme mevsimi.

önce dedem ölmüş ama bu seferki mustafa dedem. üzülüyoruz tabi. ama çat diye ölüm kişi değiştiriyo ve babammış meğersem asıl ölen!!!
aman yarabbim bu nasıl bi acı!!! hasta oluyorum sanki acıdan. bu kadar mı üzülür bi insan! bu kadar mı acı çeker???
annemse şokta! "ee hepimiz ölücez bi gün. babandaymış sıra demek ki" falan diyo, gayet cool tavırlarla...
bense deliricem acıdan. hazır değilmişim bu acıya. zaten trafik kazasıymış! ama her noolursa olsun nası hazırlar insan ölüme bünyeyi...
ben ağlama, histeri krizleri geçirirken, yüzüm gözüm şişmişken birden çat diye uyanıyorum, kabustan reel hayata uyanma, sıçrayarak...
oh diyorum bi rüyaymış sadece..
nası mutluyum..
oh ki bi ohh daha...
saate bakıyorum 4.38.
oh diyorum önümde bi kaç saatim daha var. uyuyim tekrar şöle güzel güzel rüyalar göriyim.

bu sefer bodrumdaki evimizdeyiz..
annem, babam, ben.
herhangi bi gün, rutin.
ama birden ev öyle bi sarsılıyo ki deprem gibi..
aynı anda da kapı çalınıyo gibi.
"ben açarım" diyorum.
açıyorum kapıyı. karşımda bi fil var!!!
bizim evi yıkmaya gelmiş! delirmiş bildiğin. evi yerinden sarsıyo her vurduğunda. biz koşarak kaçıyoruz dört bi yana. fil kişisi beni seçiyo takip için.
yalıkavak yollarında ben önde fil arkamda koşuyoruz!
bu sefer ben ölücem ama korkudan! ne istiyo benden diyorum. tanımam etmem!
koşa koşa kan ter içinde kalmışım tabi ve bi sıçrama daha.
sabaha uyandım bu sefer!
bi ohh daha ama gece olsa uyumayı göze alamıycaktım bi daha sanırım.
sonrası banyo, duş, iş!
...
..
.
bakalım....vol.46





No comments: